Mektub 524

Sayfa 38

zerre mikdâr bir suç olamıyor. Bundan da anlaşılıyor ki, bu muâmeleler Halk Partisi hesabına yapılmakta devam edilen keyfî işlerdir ve Halk Partililerin “Saltanat demokratlarda ise, hüküm ve icrâât ve iktidâr bizdedir” iddiâ ve vehimlerinin bir numûnesidir.

Emirdağ Nûr talebeleri nâmına

Mehmed, İbrâhîm, Ziyâ vesâire

[524]

(Ehemmiyetli bir Hakîkat ve Demokratlarla Üniversite Nûrcularının bir Hasbihâlidir.)

Şimdi milletin arzusuyla şeâir-i İslâmiyenin serbestiyetine vesîle olan demokratlar, hem mevkiʻlerini muhâfaza, hem vatan ve milletini memnûn etmek çâre-i yegânesi, ittihâd-ı İslâm cereyânını kendine nokta-i istinâd yapmaktır. Eski zamanda İngiliz, Fransa, Amerika siyâsetleri ve menfaatleri buna muârız olmakla mâniʻ oluyordular. Şimdi menfaatleri ve siyâsetleri buna muârız değil, belki muhtâçtırlar. Çünkü komünistlik, masonluk, zındıklık, dînsizlik, doğrudan doğruya anarşistliği intâc ediyor. Bu dehşetli tahrip edicilere karşı, ancak ve ancak hakîkat-i Kur’âniye etrafında ittihâd-ı İslâm dayanabilir. Ve beşerî bu tehlikeden kurtarmaya vesîle olduğu gibi, bu vatanı istîlâ-yı ecânibden ve bu milleti anarşilikten kurtaracak yalnız odur.

Bu hakîkate binâen demokratlar bütün kuvvetleriyle bu hakîkate istinâd edip komünist ve masonluk cereyânına karşı vaziyet almaları zarûrîdir.

Sayfa 39

Bir Ezân-ı Muhammedî’nin (asm) serbestiyetiyle, kendi kuvvetlerinden yirmi def‘a ziyâde kuvvet kazandılar. Milleti kendilerine ısındırdılar, minnetdâr ettiler. Hem ma‘nen eski İttihâd-ı Muhammedî’den (asm) olan yüz binler Nûrcularla, eski zaman gibi farmason ve ittihâdcıların mason kısmına karşı ittifâkları gibi, şimdi de aynen İttihâd-ı İslâm’dan olan Nûrcular büyük bir yekûn teşkîl eder. Demokratlara bir nokta-i istinâddır. Fakat demokrata karşı eski partinin müfrit ve mason veya komünist ma‘nâsını taşıyan kısmı, iki müdhiş darbeyi demokratlara vurmaya hâzırlanıyorlar. Eskiden nasıl Ahrârlar iki def‘a başa geçtiği hâlde, az bir zamanda onları devirdiler. Onların müttefiki olan İttihâd-ı Muhammedî (asm) efrâdının çoklarını astılar. Ve Ahrâr denilen demokratları, kendilerinden daha dinsiz göstermeye çalıştılar. Aynen öyle de, şimdi bir kısmı dindârlık perdesine girip demokratları dîn aleyhinde sevketmek veya kendileri gibi tahrîbâta sevketmek istedikleri kat‘iyen tebeyyün ediyor. Hattâ ulemânın resmî bir kısmını kendilerine alıp, demokratlara karşı sevketmek ve demokratın tarafında, onlara mukābil gelecek Nûrcuları ezmek, tâ Nûrcular vâsıtasıyla ulemâ, demokrata ilticâ etmesinler. Çünkü Nûrcular hangi tarafa meyletseler, ulemâ dahi tarafdâr olur. Çünkü onlardan daha kuvvetli bir cereyân yok ki, ona girsinler.

İşte mâdem hakîkat budur, yirmi beş seneden beri ehl-i ilmi, ehl-i tarîkati ya ezen, ya kendilerine dalkavukluğa mecbûr eden eski partinin müfrit ve mason

Sayfa 40

ve komünist kısmı, bu noktadan istifâde edip demokratları devirmemek için demokratlar mecbûrdurlar ki, hem Nûrcuları, hem ulemâyı, hem milleti memnûn ve minnetdâr etmek, hem Amerika ve müttefiklerinin yardımlarını kaybetmemek için, bütün kuvvetleriyle ezân mes’elesi gibi şeâir-i İslâmiyeyi mümkün oldukça taʻmîre çalışmaları lâzım ve elzemdir.

Maatteessüf bazı müfrit ve mason ve komünistler, demokrat aleyhinde olduğu hâlde, kendini Demokrat gösteriyorlar ki, demokratları tahrîbâta sevketsin. Ve dîn aleyhinde göstersin, onları devirsin.

Nûr talebeleri ve Nûrcu üniversite gençliği nâmına

Sâdık, Sungur, Ziyâ

*

* *

Berây-ı ma‘lûmât takdîm ediyoruz.

[525]

بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ

اَلسَّلَامُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُٓ اَبَدًا دَٓائِمًا

Azîz, Sıddîk, Fedâkâr Kardeşimiz Hâcı Alî,

Gönderdiğiniz çok kıymetdâr ve bilhâssa Hazret-i Üstâdı pek çok sevindiren mektûbunuzu aldık. Üstâdımız diyor ki: “Risâle-i Nûr, bu zamanda kâfîdir. On sene medresede okuyanlar, Risâle-i Nûr’la bir senede aynı istifâdeyi ettiklerine şâhid,

Emirdağ Lahikası - 4
  • zerre mikdâr bir suç olamıyor. Bundan da anlaşılıyor ki, bu muâmeleler Halk Partisi hesabına yapılmakta devam edilen keyfî işlerdir ve Halk Partililerin “Saltanat demokratlarda ise, hüküm ve icrâât ve iktidâr bizdedir” iddiâ ve vehimlerinin bir numûnesidir.

    Emirdağ Nûr talebeleri nâmına

    Mehmed, İbrâhîm, Ziyâ vesâire

    [524]

    (Ehemmiyetli bir Hakîkat ve Demokratlarla Üniversite Nûrcularının bir Hasbihâlidir.)

    Şimdi milletin arzusuyla şeâir-i İslâmiyenin serbestiyetine vesîle olan demokratlar, hem mevkiʻlerini muhâfaza, hem vatan ve milletini memnûn etmek çâre-i yegânesi, ittihâd-ı İslâm cereyânını kendine nokta-i istinâd yapmaktır. Eski zamanda İngiliz, Fransa, Amerika siyâsetleri ve menfaatleri buna muârız olmakla mâniʻ oluyordular. Şimdi menfaatleri ve siyâsetleri buna muârız değil, belki muhtâçtırlar. Çünkü komünistlik, masonluk, zındıklık, dînsizlik, doğrudan doğruya anarşistliği intâc ediyor. Bu dehşetli tahrip edicilere karşı, ancak ve ancak hakîkat-i Kur’âniye etrafında ittihâd-ı İslâm dayanabilir. Ve beşerî bu tehlikeden kurtarmaya vesîle olduğu gibi, bu vatanı istîlâ-yı ecânibden ve bu milleti anarşilikten kurtaracak yalnız odur.

    Bu hakîkate binâen demokratlar bütün kuvvetleriyle bu hakîkate istinâd edip komünist ve masonluk cereyânına karşı vaziyet almaları zarûrîdir.

Item 1 of 3